Hayatında hangi konuda kendini geliştirmen gerektiğini biliyor musun?

Yaptığın işlerin ve yürüdüğün yolun doğru olup olmadığı konusunda emin misin?

Kendin için bir şeyler yapmak istiyorsun ama nereden başlayacağını bilmiyor ya da başladığın yerin doğru olup olmadığı konusunda tereddüt mü ediyorsun?

Tüm bu soruların cevabı, uzman bir görüş alarak netleştirilebilir.

Ancak “Bu uzman kim olacak? Bana ne kadar değer katacak?” diye düşünerek kendini sorgulamaya başlarsan, sonunda kendi bildiğin süreçleri yaşamaya devam edersin.

Çünkü birçoğumuz, neredeyse daha başlamadan “Boş ver!” noktasına geçiyoruz.

Kendine bunu yapma!

Beni benden daha iyi tanıyan olmaz diye düşünerek, ailemi ve çevremi görmeden benim yaşadıklarımı tam anlamıyla algılamadan bana yol haritası çizen bir uzmana güvenemedim.

Bu yüzden gittiğim psikolog ve kişisel gelişim uzmanlarının ikinci veya üçüncü seanstan sonra seansları bıraktım.

Tüm olumsuzlukları kendime yükledim ve başlamadan bitirdiğim sürecin önemini sonradan fark ettim.

Keşke bırakmasaydım!

O dönemde üç-dört seans daha gitseydim, dört aylık süreç bana beş yıl kazandıracaktı.


Hayatımda Hedef Belirlemenin Önemi

Elazığ’da doğup büyümüş, 20’li yaşlarımdan sonra İstanbul’a gelmiş bir ailenin evladı olarak, “aile baskısı” ve “çevre ne der?” süreçlerini yoğun bir şekilde yaşadım.

Kız uzağa gidemez! Okumak için bile olsa, koruyamaz kendini, biz de yokuz! diyerek, kazandığım üniversiteye bile gönderilmemiş biri olarak savaşımı başlattım.

(Tabii ki aileme karşı duyduğum sevgi ve saygıdan dolayı bu savaş, nefret dolu değildi.)

Hiç zaman kaybetmeden açık öğretim fakültesine yazıldım ve 4 yıllık fakülte mezunu oldum.

Aynı zamanda iş hayatına atıldım. Kendimi geliştirmek için ilk iş deneyimimi ihracat yapan bir firmada yaşadım.

Dış ticaret departmanında işe başlamak istiyorum! dedim ama o kadar sıfırdım ki, export ve import kelimelerinin anlamını bile bilmiyordum.

Ancak yönetim, isteğimi ve çalışma azmimi görerek bana bir şans verdi.

Cumartesi tatil olmasına rağmen 8 ay boyunca neredeyse her cumartesi ofise gittim.

İş arkadaşlarımın yardımına ihtiyacım olmadan, internet üzerinden dersler aldım ve işimi kavramaya çalıştım.

Bu süreçte bilgisizliğimi bir dezavantaj değil, gelişim fırsatı olarak gördüm ve yöneticimden aferinler alarak çalıştım.

Tabii ki her şey sadece yöneticimin merhametine bağlı değildi. İş ortamındaki rekabet ve bazı şeylerin zorlaştığını da deneyimledim.

Bu yüzden 8 ay sonunda istifa ettim ve yeni bir iş arayışına girdim.

Kısa bir süre sonra, evime 1 saatlik uzaklıkta, 2 vasıta değiştirerek gideceğim bir iş yerine başvurdum.

Aranan kriterlerin sadece %30’u bendeydi ama kendime olan güvenim tamdı.

Girdiğim görüşmede yaptığım işleri anlatış tarzım, azmim ve çalışma disiplinim dikkat çekti ve başardım!

O işe kabul edildim ve tam 10 yıl boyunca çalıştım.


Hedef Belirlemenin Önemi

Başarıya ulaşmak için kendine bir hedef koymalısın!

Hedeflerini netleştir ve kısa sürede gelişim sağlamak için disiplinli ol.

Navigasyonu neden kullanıyoruz? Kısa sürede gideceğimiz yere varmak için!

Hedeflerini belirlerken fedakarlık yapmalısın. Rahatını, uykunu, bazen sosyal hayatını feda etmeden büyük gelişim gösteremezsin.

Ara sıra değil, disiplinli bir şekilde zaman ayırmalısın!

Kendi için birkaç ay ayırmayanlar, bir ömür boyu başkaları için mutsuz çalışmaya mahkum olur.

Bir sonraki yazımda kişisel hedef belirleme ipuçlarını paylaşacağım.

Önce sen, sonra diğerleri!

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir